Arama - Kurtarma Haber Arşivi

Bayrağımız Zirvede

YAKUT üyesi arkadaşımız Kadir ÖZKAYA, Yapı Kredi Spor Kulübü Derneği’nin bayrağını Ağrı Dağı’nın zirvesinde dalgalandırdı
Bayrağımız Zirvede
Foto Galeri /
25/07-31/07 Temmuz Ağrı Dağı Ekspedisyonu

Ağrı Havaalanı kapalı olduğu için Ağrı Dağı için yolculuğumuz İstanbul’dan Van oradan da Doğubeyazıt’a geçerek başladı. Doğubeyazıt’ta otelimize yerleştiğimizde Ağrı bize, pus ve sis yüzünden yüzünü göstermedi. Ertesi gün erken saatte otelimizden ayrılarak araçlarla Eli köyüne geçtik. Eli köyü Doğubeyazıt’tan dağa tırmanacaklar için başlama noktası, araçlar buraya kadar geliyor. Yüklerin fazlası atlara yükleniyor. Buradan 3200 kampına bir küçük, bir büyük mola ile  4-4,5 saatte varılıyor.

3200 kampı güzel bir yerde. Doğubeyazıt ve tüm ova karşınızda. Diğer yüksek dağlar Tendürek, Süphan her yer görülebiliyor. Hatta gece İran şehirlerinin ışıklarını bile buradan görebilirsiniz. Ertesi gün faaliyetin 3. günü 3200 den 4200’e bir aklimitizasyon tırmanışı yapılıyor ve tekrar 3200 kampına geri dönülüyor.

Rahat bir gün faaliyetin üçüncü günü. Hava parçalı bulutlu. Ağrı ara ara gösteriyor yüzünü. 4. gün kampı 4200 metreye taşıyoruz. 4200 kampı fazla konforlu değil, çadır yerleri az ve yamaçlarda bulduğunuz yerlere kurmak zorundasınız, çivileri kullanamıyorsunuz taşlarla sabitliyorsunuz çadırları.

4200 kampına geldiğimiz gün hava kapalı, sisten burnumuzun ucunu göremiyoruz. Alışkın olmayanlarda baş ağrısı ve zaman zaman bulantı kaçınılmaz. 4200 kampında kalacağımız gün fırtına başlıyor, hava kapalı çok sert rüzgar var ve çok güçlü dolu yağışı başlıyor. Fırtına çok sert olduğu için 3200 kampında çadırlar uçuyor, 4200 kampında da bazı çadırlar patlıyor.  Herkes ufak bir yemekten sonra istirahate çekiliyor. Ertesi gün zirve günü. Kalk, saat 02:00’ de. Fırtına ve dolu uzunca bir süre devam ediyor.

Saat 02:00’de kalktığımızda sert rüzgar devam ediyor ancak dolu kesmiş hava açık. Bu zirveye gidiyoruz demek. Hemen herkes hazırlanıyor. Kasklar, tozluklar kramponlar, zirve için uygun kıyafetler ve çantalar hazırlanıp yürüyüşe başlamak için büyük çadır önünde buluşuluyor. Dağda bir İranlı ve bir de Japon grup var. En son biz zirve yürüyüşüne başlıyoruz. Rüzgar çok sert ve yükseldikçe daha da sertleşiyor.

5-6 saatlik bir yürüyüş sonrası zirve platosuna geldiğimizde herkes bitmiş durumda. Fırtına herkesin dayanma gücünü zorluyor ve hava çok soğuk; grupta eller ve ayaklarda üşüme var. İranlı grup -20 derece biz -25 derece ölçüyoruz. Rüzgarın ne hızda estiğini kestirmek güç ama yürürken epey zorluyor ayakta durmakta güçlük çekiyoruz.

Zirve platosuna geçerken meşhur cehennem deresinden geçiliyor, herkes tedirgin bu sert rüzgarda. Ancak yürüyüş rotasında sıkıntı yok, ama fırtına ve beraberinde yüksek irtifa zorluyor. Yavaş da olsa zirveye doğru ilerlemeye devam. 7 saatlik bir yürüyüş sonrası sonunda zirvedeyiz; yorgunluktan sinirler zirvede boşalıyor kahkahalar ve ağlamalarla…

Ancak fırtına sert, zirvede fazla kalamayacağız. Hemen koşturmaca fotoğraflar çekilip inişe geçiliyor. Kramponları giymek zorundayız, ancak ip açmadık.  Bitmiş bir vücutla dönüş her şeyden zor. Kendimizi 4200 kampına attığımızda artık bir parça enerji kalmamış durumda inerken bir sıkıntı olmadı gruptan kopmalar olsa da. Ancak 4200’de kalmak yok 3200’e devam etmek zorundayız.

6 saatlik bir yürüyüş sonrası 3200 kampına ulaşıyoruz. Ağrı’ya bize izin verdiği için teşekkür eden gözlerle uzun uzun zirvesine bakarak günü tamamlıyoruz. Ertesi gün dönüş için hazırlıklar başladığında bir zirve faaliyetini daha başarıyla bitirmenin sonsuz hazzıyla hazırlanıyoruz. Bir kaç gündür yaşanan zorlukları unutmuş bir vaziyette daha gözden kaybolmadan Ağrı’yı özleyerek ayrılıyoruz…

Kadir ÖZKAYA kimdir?

18.05.1974 doğumludur. 1995 yılından beri finans sektörünün çeşitli bölümlerinde çalışmaktadır. 2007 yılından beri de Yapı Kredi Özel Bankacılık bünyesinde görev yapıyor.

YAKUT üyesidir. 1990 senesinden bu yana dağcılıkla ilgilenmektedir. Türkiye’deki tüm dağlarda kamp, yürüyüş ve zirve faaliyetlerine katıldı. Dağcılıkla ilgili eğitimlerini Ktüdaks (Karadeniz Teknik Üniversitesi Dağcılık Kulübü) bünyesinde aldı. İş hayatının tüm engellerine rağmen, yaz ya da kış,  hiç olmazsa sene de iki kere dağlara gitmeye ve zirve yapmaya çalışıyor.

Tüm Haber Arşivi